Sokak fotoğrafçılığı ile hikaye oluşturma.

Sokak fotoğrafçılığı nedir?

Sokak fotoğrafçılığı, günlük yaşamın deneyimini ve sanatçının vizyonunu sokaklarda çekilmiş fotoğraflarla aktaran bir hikaye anlatımı türüdür. Fotoğraf muhabirliğinde olduğu gibi, hiçbir şey düzenlenmemiştir, konumlandırılmamıştır ve planlanmamıştır. Ayrıca modellere ve stüdyo ışıklarına dayanmaz. "Pek çok sokak fotoğrafı hayata karşılık veriyor. Bu, belirli bir yer bir etkileşimi veya bir kişiyi gördüğünüzde ve bunu kaydetmek istediğinizde olur." diye açıklıyor fotoğrafçı ve profesör Adam Long.

Sokak fotoğrafçılığındaki ışıklandırma, içerik ve imkanlar şansa bağlı olduğu için sokak fotoğrafçılığı zorlu bir fotoğrafçılık türü olabilir. Ancak bu zorluklar sokak fotoğrafçılığının her zaman türünün tek örneği olmasını sağlar. Fotoğrafçı Anthony Pidgeon, "Her şey, gördüğünüzü ilginç bir şekilde tanımlamayı ve iyileştirmeyi öğrenmekle ilgili." diye açıklıyor. Bu, hayatı olduğu gibi belgelemeyi ve ona olduğu gibi bakmayı amaçlar. Yeni başlayanlar için teknik becerileri ve benzersiz bir sanatsal bakış açısı geliştirmek için harika bir yoldur.

Size neyin ilham verdiğini keşfedin.

Sokak fotoğrafçılığı, ister ünlü bir şehir, isterse sıradan küçük bir kasabanın tembel ritmi olsun, kendinizi bir yere kaptırmakla ilgilidir. "Yakalamak istediğim bir şey varsa çevreyi önceden gözlemlerim. Bulutlu bir günde nasıl görünüyor? Güneşli bir günde nasıl görünüyor? Peki gece ya da sabaha karşı?" diyor Pidgeon. Size ilham veren konumları ve ayarları bulmak, daha ilginç fotoğraflar çekmenize yardımcı olur.

Konfor alanınızdan çıkıp bazı sokak portreleriyle de uğraşmayı düşünün. Sadece "Basıp fotoğraf çekmek yerine insanlarla konuşmayı ve o gün neler yaptıklarını görmeyi seviyorum. Ondan sonra belki onların portresini çekebilirim." diyor Long. Sokak fotoğrafçılığında her zaman insanların dünyasının dışından onların samimi fotoğraflarını uzaktan çekebilirsiniz ama bu bariyeri yıkmaktan korkmayın ve birkaç hızlı ve basit dış mekan portresi deneyin.

Düzenlemeyi unutmayın.

Birçok sokak fotoğrafçılığı siyah-beyaz yapılsa da Joel Meyerowitz gibi öncüler renkli fotoğraf kullanımına öncülük etmişlerdir. Ancak sokakta çekim yaparken ayarlar üzerinde kontrol sahibi değilsiniz. Kaçınamayacağınız parlak işaretler veya dikkat dağıtan ışıklar varsa renkli çekim yapmaktan çekinmeyin ve Adobe Photoshop Lightroom'u kullanarak görüntülerinizi siyah-beyaza dönüştürün. Post prodüksiyonda fotoğraflarınızın formatını değiştirmek, izleyicinize odaklanmanıza ve resminizin anlattığı hikayeyi öne çıkarmanıza yardımcı olabilir. Bir görüntüyü düzenleme biçiminiz, hikayenizi tamamlayabilir veya fotoğrafın mesajına ince ayar yapabilir.

Sokağın kurallarını bilin.

"Dışarıda olduğunuzda fotoğrafınızın çekilebileceğine dair makul bir beklenti vardır. İster sokak lambasının üstündeki bir kamera tarafından, ister ATM'de." diyor Long. Halka açık yerlerde insanların ve nesnelerin fotoğraflarını çekmek tamamen yasal ama "İnsanların alanına saygılı olmanın gerçekten önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü, teknik olarak yapabiliyor olsanız da herkes fotoğrafının çekilmesini istemez." diyor Pidgeon. Sokak fotoğrafçılığı tamamen hayatı yakalamakla ilgilidir ancak bunu saygılı bir şekilde yaptığınızdan emin olun. Özel mülkte iken bu konu tamamen başkadır. Özel bir arazide veya başka birinin bahçesinde çekim yapıyorsanız kurallar farklıdır. Böyle olduğunda fotoğraf çekmeden önce izin istemeniz gerekir.

Etkileyici sokak fotoğraflarından ilham alın.

Sokak fotoğrafçılığı sizin için yeni olabilir ancak muhtemelen daha önce görmüşsünüzdür. Örneğin, Humans of New York'u düşünün. Portre ve röportajlardan oluşan bu koleksiyon, sokak fotoğrafçılığının doğasında olan hikaye anlatımını temsil eder. Walker Evans'ın çalışmalarını da muhtemelen tanırsınız. Büyük Buhran gerçekliğini belgelemekle görevli bir fotoğraf muhabiriydi ve çalışmaları sayısız Amerikan tarihi ders kitaplarına ve fotoğraf kitaplarına dahil edildi. Daha fazla ilham arıyorsanız aşağıdaki sanatçılardan bazılarına göz atabilirsiniz.